0224 232 22 73
info@sigmacenter.com.tr
LinkedinYoutubeInstagramFaceBookTreads
logo

Yaratıcı Olmak İçin 6 Şapka Tekniği

6 Şapka Tekniği

“DÜNYADA yeterince bilgi birikimi oluştu. Artık bu bilgileri kullanarak nasıl yaratıcı olunacağını öğrenmek gerekiyor. Yaratıcı olmak için zeki ve akıllı olmak gerekmiyor. Yöntemi bilmek yeterli..” Bu sözler düşünce çağında artık bilgisayarlar için değil, insan beyni için yazılım üretmenin önem kazanacağını söyleyen Edward de Bono’ya ait. Yaratıcı düşünce ve düşüncenin bir beceri olarak geliştirilmesi konusunda uluslararası bir otorite olan Edward de Bono, “6 Şapka Tekniği” ile yeni fikirler üretme ve yaratıcı olmanın yöntemini ortaya koyuyor. İşte Edward de Bono’nun bir yönetim veya ekip toplantısında, çok kısa sürede yüzlerce yeni fikir üretmek için kullanılan “6 Şapkalı Düşünme” tekniği.

Nasıl düşünmek gerekiyor?

BEYAZ ŞAPKA (Bilgiler): Kendisinden istendiğinde gerekli olgu ve rakkamları veren bir bilgisayarı düşünün. Bilgisayar tarafsız ve objektiftir. Yorumda bulunmaz, fikir üretmez. Beyaz düşünme şapkası taktığında düşünür, bir bilgisayarı taklit etmeli.. Bu şapkayı takan kişiler sadece bilgiye odaklanmalı..
KIRMIZI ŞAPKA (Duygular, sezgiler): Bu şapkayı takanlar, objektif bilginin karşıtı olan önsezileri ve izlenimleri ortaya koymalı. Ciddi iş toplantılarında bu şapka takılmayabilir. İçgüdüler her zaman doğru olmamakla birlikte, yararlı bir düşünce sistemidir. Kırmızı şapka takan kişi, düşünüre, “Konu hakkındaki duygularım bunlardır” deme olanağı sağlar.
SİYAH ŞAPKA (Eleştirel yargı, karamsar bakış): Hakim şapkası gibi, yargılamayı, dikkatli olmayı ve risk değerlendirmesi yapmayı öngörür. Bu şapka sayesinde, bir işe başlamadan önce nelerin ters gidebileceği önceden hesaplanabilir. Batı toplumlarında tartışmaya ve eleştiriye önem verildiği için aslında bu şapka rahatlıkla, bazen de gereğinden fazla takılır. Politikacılar da bu şapkayı, dikkat çekmek ve önemli olduklarını hissettirmek için çok takar. Fazla kullanıldığında tehlikeli olur.
SARI ŞAPKA (İyimserlik, yapıcı olmak): Güneş ışığı ve aydınlığın rengi ile simgelenen sarı şapka, 400 asalık film gibi hassas olmayı gerektirir. Aslında bu şapkayı takmak çok zordur. Yapıcı düşünme ve ortaya bir şeyler çıkarmayı gerektirir. Sadece faydaya odaklanılır. Çoğu insan kendi içindeki değerleri göremez ve zamanı boşa harcar. İşte bu şapka bu değerleri ortaya çıkarmaya yarar.
YEŞİL ŞAPKA (Yaratıcılık, yanlamasına düşünme): Yeşil, üretkenliğin ve gelişmenin rengidir. Bu şapka takıldığında kişi, yeni fikirler, yeni kavramlar, yeni algılama biçimleri üretmeli. Yaratıcı olmalı. Alternatif, daha çok alternatif ortaya koymalı. Sonunda değişim ve sorunlara yeni yaklaşımlara ulaşılmalı. Yeşil şapkanın takılarak yeni fikirlerin üretilmesinde kışkırtmalar yardımcı olur. Örneğin “arabaların tekerlekleri kare olmalıdır” önerisinden yola çıkarak, çukurlara ve tümseklere uygun yeni bir otomobil modeli bulundu. Yakında piyasaya çıkacak.
MAVİ ŞAPKA (Düşünmenin kontrolü): Düşünme üzerine düşünme, düşüncenin yönetimi, düşünmenin organizasyonu, diğer şapkaların kontrolünü gerektirir. Mavi şapkayı takan kişi, otomobili kullanmaz ama, şoförün tüm haraketlerini izler. O hem adımları tasarlayan bir korreograf, hem de oyunu izleyen bir eleştirmendir. Mavi şapka ile kişi yorumda bulunur, üzerinde düşünülecek konuları tanımlar.

Şapkalar nasıl kullanılacak?

Edward de Bono’nun yöntemine göre, bir toplantı sırasında kişilerin her biri aynı anda önce mavi şapkayı takarak, niçin toplantı yapmak için buluştuklarını ortaya koyar. Sonra kırmızı şapkayı takarlar, duygularını dile getirirler. Ardından beyaz şapkayı takarak bilgileri sunarlar. Sarı şapkayı takarak, kısa bir değerlendirme yapabilirler. Amaç, toplantıya katılan bütün kişilerin aynı yönde düşünmesini sağlamaktır. Zıt fikirlerin çatışarak, boşuna zaman kaybetme yerine, kişilerin bütün düşünceleri belli bir konuya oraklanır. Bir sonraki konuşmacı, öncekinin fikirlerini eleştirmez.. Yeni bir şey söyler..