6 Sigma Nedir? Neden 6 Sigma?
Uzmanımızın yaptığı konuşmanın metni takipteki gibidir.
6 Sigma nedir, 6 Sigma nasıl bir şeydir bunları anlatacağım.
5S, 5 adımdan oluşuyor. 6 Sigmanın da 6 adımı olması bekleniyor ama öyle değil 5 adımdan oluşan metodoloji aslında. İngilizce “DMAIC” ya da Türkçe olarak söylersek “TÖAİK” olarak tanımlanan tanımla, ölç, analiz et, iyileştir ve kontrol et yaklaşımı. Bir takım araçları zaten biliyorsunuz, kullanıyorsunuz. Bunlar nedir balık kılçığı veya bir takım farklı istatiksel analiz metotları, hipotez testleri bunları okullarınızda gördünüz, belki uyguladınız, belki de uyguluyorsunuz ama 6 Sigma bunu bir metodoloji olarak ele alan ve size bir silsile halinde bunu nasıl uygulayacağınızı öğreten bir yaklaşım.
6 Sigma Nedir? Neden 6 Sigma?
Neden bunu uygulayalım buna bakacak olursak; biz amacımız fırsatları görmek, biz potansiyelimizi gerçekleştirmek istiyoruz . Yani ulaşmak istediğimiz noktaya varabilmek için eğitimlerde bazı arkadaşlarınızda var. Eğitimlerde birlikte olduğumuz çoğu zaman söylerim; ben bir tüzel kişilik olarak bizim firmamız neden var? Güzel yapı örneğin işte Tayfun Bey’ in firması Mey İçki veya Mesut Bey’ in firması Kedi Mobilya tüzel kişi olarak neden var? Genelde bu sorunun cevapları şöyle geliyor; para kazanmak için. Tüzel kişi para kazanmak istemez patron kara kazanmak ister. Kar etmek için var hayır! Patron kar etmek ister. Tüzel kişinin amacı bu değildir. Tüzel kişinin amacı hayatta kalmaktır. İşletmeler hayatta kalmak için kurulurlar. Dolayısıyla hayatta kalabilmenin yolu da piyasadaki rekabet edebilme becerisini sürdürebilmektir. Rekabet gücünü sürdürebilmektir.
Rekabet gücünü sürdürebilmek için kalitesizlik maliyetlerini azaltmak gerekir. Kalitesizlik maliyetleri nedir diye sorduğumuz zaman ise şöyle bir yanıt geliyor; hatalı üretim aslında 6 Sigma yalın üretimin bir parçası olarak görüyoruz. Yusuf hocamızın anlattığı 7 temel israf aslında yalın 6 sigma da buna odaklanıyor .Yani israflara odaklanıyor ve israfın olmadı herhangi bir işiniz işletmelerde yok. İster üretim olsun ister farklı bir iş olsun ne yaparsanız yapın buralarda israflarınız var. Üretim planlama sorumlusu olarak vakit kaybı yaşamıyor musunuz? satın almacısınız, tedarikçilerinizle problem yaşamıyor musunuz? İnsan kaynakları bölümünde çalışıyorsunuz, personellerin işe devamsızlıkları devamsızlık yaşamıyor musunuz? Bunlar işte arkadaşlar; her biri sizin için bir problem bir kalitesizlik maailyeti aslında yaşadıklarınız. Dolayısıyla sadece ürün kalitesinden bahsetmiyoruz. Kalitesizlik maaliyeti dediğimizde topyekün firmanızı sigma seviyesine çıkartmak lazım. Buna topyekün baktığınız zaman siz acaba neredesiniz? Yani sigma seviyesi olarak firmanın bütününe bakabilirsiniz. Biraz zor zaman alan bir çalışma yada proje proje bakabilirsiniz. Hatalı üretim adetleriniz var; biz hatalı ürün üretiyoruz acaba buradaki sigma seviyemiz ne zaman kayıpları yaşıyoruz? buradaki sigma seviyemiz ne? Enerji verimliliği konusunda sıkıntılar yaşıyoruz, buradaki sigma seviyemiz ne? bunlara bakabilirsiniz. Dolayısıyla 1.5 sigma dediğimiz zaman verimlilik konuşuyorsak, %50 verimlilik konuşuyoruz. Hata konuşuyorsak 500.000 ppm konuşuyoruz, ppm milyondaki hata sayısı demek.
Dolayısıyla tekstil sektöründen geldiğimi arkadaşımız söyledi. Korteks iplikte çalışırken biz yüzdelerle konuşurduk. %10 makinanın verimsizliğini %15, %20, %15 iyi bir rakamdı. Verimsizlik için, makine verimsizliği için üretimdeki, üründeki hatalarda %10 – %8 gayet iyi hatalardı. Daha sonra otomotiv sektörüne geçtim kimse % konuşmuyor. Daha 1. Günüm Tofaş’ dan satın alma birimleri geldi. Dedi ki bu sene yapacağınız 3.2 puanlık standart indiriminizin üzerine 2 puan daha eklemenizi istiyoruz. Dedim ki indirim nedir? Bizde hep bindirim olur elektiriğin fiyatı artmış, işçiliğin fiyatı artmış, neyin indirimden bahsediyor. Çok saçma değil mi? dediler, benle biraz dalga geçtiler. Tekstil sektöründen gelince biraz böyle oluyor ve ben şunu gördüm %10, milyonda %100000 demek; yani kumaş üretiyorsunuz iplik üretiyorsunuz. 1 milyon metre iplik ürettiğinizde 100.000 metre sizi zayi oluyor demek. Bakın %’ lerle konuşurken 10 9 ne kadar güzel tek rakamlar ama %9 90.000 hata demek ve milyon metrede ve milyon metre üzerinde iplik üreten avrupanın en büyük iplik üreticisi Korteks İplik düşüne biliyor musunuz yapılan kayıpları. Otomotiv bu yüzden bu konuda çok iyi ama eğitimlerde de söylüyorum; yani her sektörde 6 sigma değil. Yani her işin her noktasında 6 sigma değil. Örneğin ben levent havayolları olsam, her bir milyon uçuş yapıyorum, 4 uçağım düşüyor desem kimse binmez büyük ihtimalle. Yani milyonda 3.4 hata burada %99.9997 verimlilik hedeflediğimiz nokta total olarak.
Firma olarak kalitesizlik maliyetlerimizde bu noktaya gelmek. Bu noktada kalitesizlik maliyetlerinde geldiğiniz zaman n’ oluyorsunuz biliyor musunuz? Bosch veya Mercedes düşünebildiğiniz dünya devi olmuş firmalar oluyorsunuz. Dünyada rekabetçi oluyorsunuz. Lojistik sektörü yani lojistik alanında yaptığınız sevkiyatlarda da 6 sigma var. Satın almada da 6 sigma var. Yani her noktaya dikkat etmek gerekiyor. Dolayısıyla bir iki sigma seviyesindeyseniz kalitesizlik maliyetleriniz açısından siz rekabetçi değilsiniz. Sizin tüzel kişiliğiniz bu şekilde devam ederseniz sürdürülebilir değil ölmeye mahkumsunuz. 3 – 4 sigma seviyelerine geldiğiniz zamansa siz rekabetçiliğinizi sadece yerel sektörde sürdürebiliyorsunuz demektir. Yani malınızı yurt dışına gönderecek lojistik maliyetler orada depolar vs. ler oradaki maliyetleri bunun üzerine koyarsanız dünyadaki rekabetçiliğinizi kaybedeceksiniz demektir; çünkü her şey aslında kalite, maliyet, hız. Bu 3 lü üzerinden dönüyor. Müşteri sizden kalite-maliyet-hız istiyor. Başka bir şey istiyor mu? Müşteri sizden kalite-maliyet-hız güler yüzde olabilir. Güler yüzde istiyor. Güler yüzlü olalım, ona iyi davranalım; ama ona iyi davranmasa da kalite-maliyet-hızda sizden 1 puan aşağıda veren birisini buldu mu ne yapıyor? Hiç vefalı değiller. 10 yıldır bizle çalışıyorlardı, birden bire bıraktılar gittiler oluyor.
Müşteriler vefasız, sektör vahşi, kapitalizmin etkisinde kimse kimsenin gözünün yaşına bakmıyor. Bursa da ki tekstilcilerin en büyük hatası oydu. Kar ediyorlardı. Kar ettikleri dönemde kalitesizlik maliyetlerini önemsemediler; çünkü %100 kar etmedikleri zaman zarar ettik diyorlardı ama Çin piyasaya bir girdi ya bu adam benim ürettiğim fiyata bu ürünü getirip Türkiye de satıyor. Lojistik maliyeti de var, her şeyi de var bunun içinde böyle rekabetlerle sürekli savaşmak zorundasınız. Sürekli karşılaşıyorsunuz. O zaman 5-6 sigma seviyelerine çıkmak zorundasınız; çünkü bu gün istediğiniz herhangi bir ürünü işte alibaba.com’ lar çıktı galiba IBAY ile başladı. Bir saati bile yurt dışından getirebiliyorsunuz eskiden toplu alımlarda firmalar yapabiliyordu yurdışından alımları, şimdi bir saati bile yurt dışından getirebiliyorsunuz bireysel olarak parakende tüketicisi olarak böyle bir dünya içerisinde rekabet edebilmek hayatta kalabilmek tüzel kişilik olarak ancak ve ancak sürekli iyileştirme yaklaşımlarıyla yalın yaklaşımlarıyla ve 6 sigma metodolojisiyle mümkün olabilir bunun içerisini de bizim kuşaklarımız var. Sarı kuşak diyoruz. Sarı kuşaklar; bizim ekip üyelerimiz. 6 sigma bilinçlendirme eğitimi almış takım üyesi olarak projenin içerisinde yer alabilecek kişiler bizim için. 6 sigma aslında yeşil kuşak ile başlıyor. Sarı kuşaklar, yeşil ve siyah kuşakların destekçileridir. Bir projede 6 sigma ve proje yönetmesi beklenir. Proje nasıl yönetilir faaliyetleri vardır. Faaliyet planı vardır, zaman planı vardır, maliyet planı vardır, ekibi vardır. Bunun bir maaliyeti vardır, maliyet hedefi bir kazanç hedefi vardır. Bu projeyi yönetebilen kişilere biz yeşil kuşak diyoruz. Bunun daha ötesine geçen bir çok proje tamamlamış birçok projenin tamamlanmasına katkı sağlamış kişiler kara kuşaktır. Karakuşak yeşil kuşak sarı kuşak dediğimiz zaman biz bunu anlıyoruz.
Problem savaşçıları, problem çözme becerisi olan istatistiksel teknikler ama bunun dışında başka sayısal olmayan tekniklerde var. Süreç biraz önce Kenan Hocamızın söylediği süreç varya, başlı başına sürecinizi iyileştirmeniz bile çok çok önemli. Bir 6 sigma yöneticisidir aslında ve en zorudur süreci iyileştirmek. O y=fx fonksiyonu içerisindeki x’ leri bulabilmek için beyin fırtınası yaparsınız. Beyin fırtınası çok önemli bir 6 sigma tekniğidir ve arkadaşlar bu ilişkileri kurarken yani y=fx ilişkisini kurarken en önemli şey; bakın ne dedik DMAIC dedik değil mi? Tanımla, ölç, analiz et, iyileştir, kontrol et. 5 adımın %50 si tanımlama fazıdır. Hani biz deriz ya problemi tanımlamak, işi başarmanın yarısıdır aynen öyle. Problemi tanımlama aşamasında iyi bir tanımlama yaparsanız probleminizi iyi anlatırsanız, sayısallaştırırsanız ondan sonrası çorap söküğü gibi geliyor arkadaşlar ölçme çok kolay ölçmeyi yaptıktan sonra o geniş veri haznesini oluşturduktan sonra analizi yapmak çok kolay. Analizi yaptıktan sonra iyileştirmeler için eğer kaynak yoksa yapabildiğimiz kadar ama kaynak varsa iyileştirmeleri yapmak çok kolay ve ondan sonra zaten sadece kontrolü kalıyor. Analizi zaten Minitab yapıyor. Dolayısıyla sebepler ve sonuçlar gene Kenan Hocamızın bahsettiği şekilde nasıl bir problem tanımı bakın boya sonrası yapılan tamir faaliyetinin en fazla 100 tl olması gerekirken ortalama 500 tl olarak gerçekleştirilmesi sayısallaştırılmış; çünkü bu bir know-how dır ve problem tanımı ve bu, proje siz den sonraki kuşaklara da kalmalıdır; çünkü Erkan Hocamızın söylediği gibi projeler; 1 sigma 2 sigmalarla başlar ve birden bire 6 sigmaya gitmez çünkü bu bir sihirli değnek değil. Ama bu problem böyle başlamış. Beyin fırtınasında neler bulmuşlar balık kılçığın da neler bulmuşlar sonraki sonraki projelerle aynı proje devam ettirilebilir. Bazen soruyorlar yeşil kuşak daha çok kara kuşağa geçmek için yeşil kuşaktan daha fazlamı para kazandırmamız lazım diye. Şimdi 1 sigmadan 3 sigmaya çıkmak daha kolaydır. Dolayısıyla o aradaki ranch o aradaki para kazancı çok daha büyük olabilir yeşil kuşak bunu yapabilir ama 5,5 sigmadan 6 sigmaya çıkartmak daha küçük bir kazanç gibi görülse de daha zor bir çabadır daha ileri düzey teknikler ister.